17 Eylül 2015 Perşembe

Yeni yol (Yarış) bisikletim Triban 520

14 Mart 2015 de salcano NG 650 (dağ bisikleti) ile başlayan bisiklet maceram bu gün itibariyle son buldu ve sonunda yarış bisikletine terfi ettim.Uzun süredir almayı planlıyordum fakat almamı hızlandıran en büyük faktör daha öncede bahsettiğim Yusuf arkadaşım ile yaptığım yolculuk oldu , onun yarış bisikletini sürünce , gerçek bisikletin yarış bisikleti olduğunu birebir yaşadım (Keşeke denemeseydim :P )Almadan önce çok uzun araştırmalarım oldu giriş seviyesinde ve kaliteli bir makina almak istiyordum salcano XRS 40 modeli ile Triban 520 arasında gittim geldim fakat XRS 40'ı forumlarda araştırdığımda alan bir çok kişinin gidon, gidon boğazı ve selesi ile sıkıntı yaşaması beni triban 520 ye yönlendirdi.Ayrıca triban 520 nin ön maşasının karbon olması , ön ve arka kısımlarına bagaj monte etme imkanı vermesi ( kısmet belki ilerde uzun turlara çıkmak isterim :D )bisikleti almamda büyük rol oynadı.Gelelim bisikletimzin özelliklerine.
1-Kadro
BTWIN SPORT Aluminyum 6061 çok işlevli kadro. Ön ve arka kısımlara port-bagaj ve çamurluk monte edilebilir.
2
Maşa / Süspansiyon
BTWIN Sport karbon maşa ve 1"1/8 alüminyum pivotlu furç kapağı.
Dayanıklı ve hafif yapı Ağırlık675 gr.
3
Aksesuar / ekipman
Aydınlatma ve klaksonla birlikte satılır.
4
Vites sistemi
Shimano SORARahat ve hassas. Shimano Sora triple ön aktarıcı
9 vitesli Shimano Sora arka aktarıcı
5
Aynakol / Kaset
SUNRACE 9v 12x25 Kaset (12/13/14/15/17/19/21/23/25)

Shimano SORA Aynakol 50X39X30

170 mm XS/S/M Pedal kolu

175 mm L/XL Pedal kolu
6
Fren
SHIMANO çift pivotlu uzun fren kaliperi : Çamurluk monte edebilme seçeneği.
7
Gidon/Gidon boğazı
Daha iyi kavrama sağlayan BTWIN ergonomik gidonGidon genişliği:
XXXS, XXS : 380mm
XS, S : 400mm
M ; L : 420mm
XL ; XXL : 440 mm.
8
Tekerlekler
BTWIN SPORT 32 jant telli tekerlek
Aero 32 Tekerlek göbeği
9
Lastikler
Rahatlık ve performans sağlayan Hutchinson Equinox 25 C
10
Sele / Sele borusu
BTWIN SPORT ERGO FIT SELE
Selle BTWIN Aluminyum sele borusu
Çap : 27,2 mm
Uzunluk : 350 mm.
11
Pedal
VP 383 pedallar
12
Ağırlık
M boyda 10 kg 900 (pedalsız)
Bugün bisikleti deneme imkanım oldu ve dağ bisikleti ile alakası yok en sevdiğim yanlarından biri pedala yüklenince birden hızlanıyor.Normal yolda 25-30 km hızda giderken yokuş aşağı 70-80 km hıza ulaşılabiliyor yani tam bir hız makinası.Çukurlardan geçtim bir miktar bozuk yolda da sürdüm , bozuk yolda mtb nin verdiği güveni vermiyor bir miktar yavaşlayarak geçtim.Gidonun şekli farklı tutuş pozisyonları sağlıyor bu çok güzel bir olay.Bisikleti aldığım yerdeki mağaza çalışanı çok iyi bir indirimde olan TAYT 520 modelini almamda ısrar etti , iyi ki ısrar etti çok rahat ettim bugün 1.5 saat sürdüm ve gram ağrı hissetmedim.
Bu günkü kısa geziden bir kaç kare
Yol (Yarış) bisikleti almayı düşünüyor ve tereddüt yaşıyorsanız kesinlikle tereddüt etmeyin alın ve farkı görün.Daha güzelinin sizlerin olası dileğiyle.........
Bu arada diğer bisiklete ne mi oldu ,sanırım onu çarşı pazar bisikleti yapacağım :D Şöyle yeni kardeşiyle bir poz versin.

13 Eylül 2015 Pazar

Erzin İsos Antik Kenti Turu

Osmaniye Bisiklet derneği (OBİS) ,Ceyhan bisiklet derneği (CEYBİS) ,Dörtyol ilk kurşun bisiklet derneği ve ev Sahibi Erzin Bisiklet derneğinin katılımıyla bölgemizde kazı çalışmaları devam eden Erzin İsos Antik kenti buluntularına gezi düzenlendi.Bu dört dernekten 40 bsiklet sever etkinliğe eşlik etti.Osmaniye de saat 8 de dernekte toplandık ve etkinliğe katılan 11 arkadaşımız ile hareket ettik.
Buluşma noktamız Erzin Tren İstasyonuna ilk olarak biz geldik ve diğer bsiklet dernekleriin beklemeye başladık.Beklerken bir kaç fotoğraf çektirdik.
Daha sonra diğer bisiklet topluluklarının gelmesiyle beraber tanışma ve toplu fotoğraf çektirdik.
Antik kentin bulunduğu yer Tren istasyonuna çok yakın , yaklaşık 1 km sonra Antik kente ulaştık ve kazı çalışmalarında görevli arkadaşımız Serhat Baykara bizlere Antik kent ile ilgili bilgi verdi.
Kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan Odea ilgili Serhat arkadaşımız bizlere bilgi verdi.Odea :Tiyatronun küçüğü , yani prova çalışmalarının yapıldığı mini tiyatro diyebiliriz.Odea nın görüntüleri
Sağlam kalan bir kemer.
Kent merkezinin az ilersinde büyük bir tiyatro bulunmakta,tiyatronun çok küçük bir kısmı gün yüzüne çıkarılmış durumda ve yine odea ve kentinde büyük bir kısmı şu anda toprak altında çıkarılmayı bekliyor.
Kazı çalışmaları daha önce tamamlanmış bir de Roma hamamı mevcut ve roma hamamının odaları diğeryerlere göre daha sağlam durumda.
Roma hamamının ısıtma odaları görülmeye değer ,resimlerde görülen tuğla bloklar etrafında ateş yakılarak ısıtıldığı ve yan tarafta bulunan odalardan su bu ısınmış tuğlalara gönderiliyormuş ve bu sayede sıcak su ve buhar elde ediliyormuş.
Odalar arasında bulunan bazı su boruları bozulmamış.
Antik kent gezmizden sonra Erzin merkezde yemek yemek için yola koyulduk yaklaşık 7 km yolumuz vardı ve tam öğle saatleriydi ve su içmek için girdiğimiz Bölükbaşı Opet petrol sahibi Mehmet Can Bölükbaşı bizleri çok iyi karşıladı ve kendisinin de bir bisiklet sever olduğunu söyleyerek bizlere su ve gazoz ikramında bulundu , kendisine teşekkür ederim.
Erzin şehir merkezinde ATATÜRK anıtı önünde fotoğraf çektirdik.
Vakit epey ilerlemiş ve gerçekten çok acıkmıştık Öğle yemeğimizi Özsoy restoranda yedik ,aileniz ile yemek yiyebileceğiniz güzel bir mekan.Yemek yerken sohbet etme imkanı bulduğum grubumuzun doktoru Umur Gürsoy hocamdan bsklet sporuyla ilgili güzel paylaşımlarımız oldu.20 yıldır bisklet sürdüğünü ve bisiklet sporunu tur biskletciliği şeklinde yaptığını söyledi.En son Yunanistana gittiğini ve Türkiye de şehirler arası bir çok tura katıldığını söyledi.
Yemekten sonra biraz dinlenmek ve sohbet etmek için ATATÜRK parkına geçtik.
OBİS in gençleri
Dönüş yolunda Portakal bahçelerinin arasından farklı bir yoldan geldik.
Buda etkinliğimzin strava kaydı.

Etkinliğe Katılan tüm arkadaşlara teşekkür ederim.Ayrıca Etkinliğin ev sahibliğini yapan ERZİN bisiklet derneğine konukseverlikleri nedeniyle hususi teşekkürlerimi sunarım.Ayrıca Antik kent ile ilgili bilgiler veren tur rehberliğini üstlenen Serhat Baykara beye çok teşekkürler.

5 Eylül 2015 Cumartesi

Yusuf ile Dörtyol gezisi

Uzun zamandır uzun mesafeli bir gezi yapamamaktan şikayet ederken buğün arkadaşım Yusuf un yeni bisikletiyle şehirde olduğunu öğrendim ve birlikte dörtyola gitmeye karar verdik.Öğlen 12 gibi yola çıktık ve Yusuf un yeni bisikleti gerçekten harika.
Saat 2 gibi dörtyolun girişinde Dutaltı kebabcısında öğle yemeği molası verdik , servis ve kebablar tatmin edici tavsiye edilir.
Yemek sonrası kısa sürede dörtyola ulaştık , tabela önü klasik fotolarımızı çektirdik :)
Dörtyol sapağında sola gittiğinizde şehrin merkezine , sağa gittiğinizde ise sahile ulaşırsınız , biz buğün sahile gidecektik ve öyle yaptık.
O kadar yol gelmişken denize girmeden olmazdı , dönüş yolu için karanlığa kalmamak adına hızlı bir denize girme gerçekleştirdim.
Dönüş yolunda 10 km nin üzerinde Yusuf un yarış biskletini deneme imkanım oldu.Bisiklet çok kısa sürede hızlanıyor ve çok az bir enerji harcayarak yüksek hızlarda yol alınabiliyor.Benim bisikletimle yetşmenin imkanı yok ,Selesi rahatsız edici ama zamanla alışılıyor veya olmadı jel destekli bsikletci taytı giyile bilir , zaten yarış bisikleti almayı düşünüyordum , bu makinayı kullandıktan sonra iyice emin oldum ki bisiklet sporunu hobi olarak yapıyorsan ve uzun mesefeleri rahatca katedmek istiyorsan en mantıklı seçim kesinlikle yarış bisikleti.
Buda Strava kaydımız

Bu güzel geziyi birlikte yaptığım Yusuf Arkadaşıma çok teşekkür ederim , Kısmetse nice gezilere beraber çıkarız inşallah.

4 Ağustos 2015 Salı

Neden bisiklet kullanıyorsunuz sorusuna verilen bazı cevablar.

1-'' AŞK ''. Bisiklet aşkı.

Özgürlük, temiz hava, spor sonrası kendini '' enerjik,formda '' hissetme. ....

Stresten arınma,

Sonuçta '' Mutlu '' olmak için.
2-Arabanın giremeyeceği yerlere gitmek
Yürüyerek gidilemeyecek yerlere gitmek
Arabadan çevik, yayadan ve genelde toplu taşımadan hızlı veya eşit, hafif, doğa dostu, pratik ve ulaşım yapılırken spor yapılabilen tek spor aleti.
3-Benim bisiklet terciğim ise bir tutku vazgeçemiyorum.İyi bir bisiklet fiyatına motorsiklette alınabiliyor mesela ama bisikleti görünce ona da dayanamıyorum.Benim için ayrıca bisiklet çok güzel bir motivasyon aracı moralim bozulunca atlarım bisikletime unturum bi anda herşeyi,ulaşımda da rahatlık sağlıyor,kondüsyonda sağlam oldu mu söylencek söze gerek var mı
4-yüzüne rüzgarın esmesi ,özgürlük, doğa, börtü böcek, dizler güçleniyo, beleş ulaşım
5-saglık için sporun gerekliligi , biryerlere kendi güçünle gidebilme ,görebilme azmi,
vucut direncini arttırmak, arkadaşlarla hoşsohbet , terledikten sonra rahatlık hissini tadmak için............
6-balığa sormuşlar, neden deniz? ne bileyim ben demiş. bizimkisi de öyle birşey... sebepsiz, sorgusuz sualsiz bir sevgi işte...
7-üzerine her binişimde değişen bir cevap tam bir yanıtı yok
8-Bisiklet, ekolojik çevreyi kirletmeden, kas gücü ile bir insanı yeryüzünde heryere taşıyabilen teknoloji tarihinin mükemmel buluşlarından biridir.

Vücudunuz müsaitse ve sporu seviyorsanız bisiklet size sağlık yanında bir de "ulaşım" gibi başka bir spor dalının veremeyeceği süper bir ekonomik ve çevreci yan ürün sunar.

Ama "Neden bisiklete biniyorsunuz?" sorusunun gerçek yanıtı yoktur, sadece karşı konulmaz bir istekle binilir, binilir, binilir...Ben şahsen 30 senedir neden bindiğimi tam tarif edemiyorum
9-sağlıklı bir yaşam , kolay, ekonomik ve çevreci bir ulaşım , ve psikolojik açıdan terapi(yalnız kalmak,grup içinde bulunmak.özgür olmak,sosyal olmak,duyarlı olmak)

ve sayamadığım pek çok sebeb
10-Benim için yaşam kalitemi artırmak! Çünkü sakatlı bir ayağı düşünün onu kuvvetlendirmek = yaşam kalitesi oluyor benim için. Yani, sporun alasını da yapıyorum, ee stres de gidiyor daha ne olsun bea, bundan iyisi şamda kayısı hesabı...
Not: biraz gayri ciddi bir cümle ve üslup oldu farkındayım
11-Kendi gücümle, bir günde, 60-70-80-100 kilometre yol gitmek müthiş bir zevk verdiği için biniyorum.
12-bisiklet bir yaşam tarzıdır tarif edilemez niye binildiği anına göre değişir
13-bisiklet özgürlüktür.
sporudur...
dinçliktir...
ayak kası yaparak bedava seyahattir bisiklet...
bisiklet bir tarzdır, stildir...
zevkdir, kolaylıktır...
bisiklet, hızdır bazen
coşku ve süratin birleştiği noktadır
bisiklete öz bir his vardır...
sadece bisikletin üzerinde olmak vardır
o an bisiklet vardır
14-sağlıklı yaşam
özgürlük
sigaraya tekrar başlamamak
işe gidip gelirken yol parasından yırtmak
bide bisiklet sporu bacaklara harika şeki,l veriyor 500-1000 km antrenman sonunda bunu göreceksiniz
15-1-fiziksel dayanıklılığımı arttırmak,
2-koşu ve yüzmede kullandığım kasların dışındaki kasları güçlendirerek triatlon denememe hazırlanmak,
3-Koşudan farklı olarak, çok daha uzun mesafeleri katederek doğanın keyfini çıkarmak ve yeni yerler görmek,
4-Bakımıyla uğraşarak stres atmak, mekaniğiyle ve malzemelerle haşır neşir olarak kafa dinlemek
5-İstediğim fiziksel görünüme ulaşmama yardımcı olsun diye...
6-Ve en önemlisi, bisiklete binebiliyor olduğum için! Vücudumuza iyi bakmak ve onu kullanmak, bu imkana sahip olmayanalara karşı bir borç gibi. Aksini yaptığımızda onlara haksızlık yapılıyor gibi hissediyorum... Bedensel engelli biri olsaydım, aşırı kilolu, baca gibi sigara içen vs. fakat hiçbir bedensel engeli olmayan kişilerin vücutlarına saygısızlıkları beni çileden çıkarırdı...
16-1.Trafik cezası ödememek için,
2.Benzin parası ödememek için,
3.Spor salonlarına üyelik ücreti ödememek için,
4.Tansiyon, kalp, şeker hst lıkları için doktorlara,kilo vermek için diyetisyenlere para vermemek için
17-Bisikleti sevmemin nedenleri aslında saymakla bitmez fakat bir kaç tanesini özetlemeye çalışayım.

1. Her pedala bastığımda beni seven o güzel rüzgara sarılırmışçasına daha da fazla pedalla basmak ve daha fazla havayı solumak için.

2. İnsanlardan uzaklaşmak gürültüden ve araçlardan kaçmak için doğayla iç içe olmak için pedallarıma var gücümle basmayı seviyorum.

3. Hiçbir ses yokken etrafta o aynakolu çevirdikçe zincirin o güzel sesi müzikmiş gibi gelip ruhumu bedenimi dinlendirdiği için seviyorum.

4. Çok lüksmüş gibi gözüküp aslında lüksü olmadığı için ama ayrı bir havası olduğu için seviyorum.

5. Bence en güzeli ve en iyisi bu benim için bunu 1 numaraya yazmadım pişmanmıym değilim eskiden annemin babamın bile sen salak mısın bisikletle oralara gidilir mi dediği günleri atlatıp oğlum bu gün nerelere gittin diye sordukları için insanların fikirlerini değiştirdiğim için bisikleti ve bisiklete binmeyi çok seviyorum...

Bisiklete binmek ayrıcalık,spor yapmak ise sağlıklı yaşam için zorunlu bir ihtiyaçtır benim için...
18-Yaşadığımız toplum tarafından dayatılan "İş sahibi ol, para kazan, ev al, araba al, sonra daha iyi araba al, sonra daha da iyi araba al" anlayışına tepki olarak sürmeye başladım.

Bana katmış olduğu maddi manevi faydaları gördükten sonra yaşamımın bir parçası oldu.

Can bize emanet, emanete iyi bakmak lazım. Obezite vb hastalıklardan korunmak, sağlıklı kalmak için ve doğayı katletmemek için sürüyorum.
19-İtiraf etmek gerekirse, yıllar sonra bisiklete ilk binişim; arabamı satıp araçsız kaldığım dönemdeydi. Yürümek veya otobüse binmektense, kendim kontrol ettiğim bi aracı kullanmak daha çekici gelmişti.

Ardından bisikletle şehir merkezlerinden uzaklaralara doğru açılıp keyif almaya başladıkça; ilk firsatta orta amortisörden kurtulmam gerektiğini anladım. Hardtail mtb aldım. Yeni bisikletimle ilk uzun soluklu şehirlerarası turumu tamamladıktan sonraysa, tur bisikletçiliğinin; bi insanı bir kaç düzine kişisel gelişim kitabı okumaktan daha fazla geliştirebilme gücüne sahip olduğunu farkettim. Bir yolu bisikletle katetmek; insana bedensel ve zihinsel sınırlarını öğretmenin yanında, sabretmeyi de öğretip; bunları yaparken de zaman zaman yüzünüze mutluluktan kocaman bi gülümseme yerleştiriveriyor. Hele ki bi yokuşun en tepesine ulaşıp, ardında yılan misali süzülen kıvrımlı bir dağ yolu bıraktıysan; bisikletinin tepesinde bir sonraki turunun planlarını yapmaya çoktan başlamışsındır bile.

20-Yanına kimseyi almana gerek yoktur. Atlarsın selenin üstüne, sen bitti demeden bitiremeyeceğin mesafeleri kovalarsın ve kimse sana ''nereye yahu'' demez. Diyen olursa da ''öyle dolanıp geleceğim'' dersin fakat gitmek istediğin yerlerin haddi hesabı yoktur. Yol nereye sen oraya. İster 1 km, istersen 1000 km kadar. Yolda aklına bir sürü şeyler gelir. Acı ya da tatlı, hüzünlü ya da sevinçli. Sonra bir yerde durmak istersin, durup öylece etrafa bakmak istersin. Kimse gelip de ''burada neden durduk'' demez. Tekrar pedallamaya başlarsın. Sen bitti demeden bitmeyecek mesafelere. Sonra anlamışsındır ki sana en iyi yoldaş, altında ki bisikletin olmuştur.

Bisiklet... iyice bakıldığında iki tekerden daha fazlasına sahip. Düşünsenize, nereye gitmek istersen ''tamam, gidelim'' diyor, sen ''yoruldum yahu'' deyince ''tamam usta, şurada dinlen ben seni beklerim'' diyor, sonra ''canım sıkkın bu aralar'' diyorsun da ''dert etme, ben hep buradayım. Ne zaman istersen buyur gel, dertleşelim'' diyor.

Kaynak : www.bisikletforum.com